Bor Madeni Turizmi

Borlu topraklar genellikle kurak ve yarı kurak bölgelerde oluşmaktadır. Türkiye topraklarında bor dağılımı önemli değişiklik gösterir. Toprağın oluşumunda rol oynayan kireçtaşı, şel, kumtaşı ve buzul molozları bor içerirler. Bunun yanında volkanik bölgelerin sediment depozitlerinde de bor kaynaklarından biri olan borik asit toplanabilir. Topraktaki diğer bor kaynağı bitki ve hayvan artıklarıdır. Deniz suyu, toplam tuzlarının % 0.1' i kadar bora silikat kapsar.

Bor madeni ülkemizin yüzde yetmişe yakın alanında mevcuttur ve çeşitli nedenlerle tam olarak değerlendirmek henüz mümkün olmamaktadır. Hammadde olarak satışı daha fazla olduğu için de ekonomik getirisi henüz istenen seviyede değildir. Konuya daha farklı yaklaşmak ve bir anlamda taşıma ruhsatı yerine bulundurma ruhsatı ile kazanmak için Bor madeninin sahip olduğu diğer özellikleri ön plana çıkarmak ve bunları kullanmak gerekir.

Bor madeni sağlık açısından çeşitli sebeplerle gereklidir: Başta kalsiyum ve D vitamini olmak üzere vücut minerallerinin düzenlemesinde rol oynar, kalsiyum ve magnezyumun azalmasını önleyerek kemik yapısını korur. Bordan fakir beslenme kemik erimesi ve kırılmasına yatkınlık yaratır. Küçüklerin öğrenme yetenek ve okul becerilerinin artmasına katkıda bulunduğu ileri sürülmekte, atletik yapının gelişmesi ve sportif performans için tablet şeklinde bor alındığı bilinmektedir. Mikrop öldürücü, yara kurutucu etkileri vardır.

Mısırlılar ve Mezopotamyalılar tarafından bazı hastalıkların tedavisinde kullanıldığı bilinen Bor madeni, günümüzde pudraya % 5, ağız ve diş temizleyicilerine %0.5 kadar ve bazı merhemlerle koku gidericilerine belli oranlarda katılmaktadır.

Tıpta, ostreopoz tedavisi, alerjik hastalıklar, kemik gelişimi, menopoz, beyin kanserleri tedavisi gibi alanlarda çeşitli şekillerde kullanılan Bor madeni, sağlık turizmi kapsamında değerlendirilmelidir.

Bu amaçla kullanım hem iç turizmi daha kolay hareketlendirir ve hem de yurt dışından ülkemize gelmek isteyecek insanları harekete geçirir. Bor madeni, sadece maden olarak değil, daha da acil ve önemlisi, bu diğer özellikleri ile sağlık turizmi amaçlı olarak değerlendirilmelidir.

Neler Yapılabilir?:

1. Geleceğe Yolculuk:
Bor madeni, geleceğin yakıtı olarak adlandırıldığı için, dünyanın çeşitli yerlerinde, "geleceğe yolculuk" konseptine dayalı çalışmalarla, insanların, Bor madenlerine gelmeleri ve buralarda bir müddet yaşayarak, doğal yoldan Bor almaları temin edilebilir. "Tatil parasına tedavi" gibi sloganlarla, yurt içi ve dışından kişilerin gelmesi yönünde çalışmalar yapılabilir.

2. Bor Terapi:
Bor madeninin terapik amaçlı kullanımı yönünde sağlam bilgilere ulaşılabiliyorsa, bu amaçla, yörede oluşturulacak konaklama üniteleri, aslında birer doğal terapi ünitesi haline gelecektir ve bu şekilde, yaşamın stresinden ve yüzyılın yükünden biraz da olsa arınma ihtiyacında olan kişilere ev sahipliği yapacaktır.

Manyetik Alan Turizmi ve Bor Madeni:

Elektromanyetik alan (EMA) ların iki tür biyolojik etkisi vardır. Birinci kısım kısa zamanda hissedilen etkiler diyebileceğimiz baş ağrıları, göz yanmaları, yorgunluk, halsizlik ve baş dönmeleri gibi şikayetlerdir. Ayrıca gece uykusuzlukları, gündüz uykulu dolaşım, küskünlük ve sürekli rahatsızlık nedeniyle topluma katılmamak gibi neticeler de literatürde rapor edilmiştir. Diğer bir etki ise moleküller ve kimyasal bağlara, hücre yapısına vucut koruma sistemine yaptığı ve uzun sürede ortaya çıkabilen etkilerdir.

Manyetik terapi amaçlı kullanılan ürünlerden bir tanesi de mıknatıslardır ve bunların bir kısmında da Bor madeni bulunmaktadır.

İşin bu kısmı, henüz bilimsel veriler olmadığı için fantazi olmakla birlikte, Bor madenine sahip alanlarda, manyetik alan oluşumunun daha nitelikli ve doğal dengeye daha yakın olacağı varsayılabilirse, bu durumda, ağırlıklı olarak Bor madeni içeren bölgeler bir nevi nitelikli manyetik alan kaynağı gibi davranarak, insan yapısındaki manyetik alana zarar verebilecek doğal manyetik alan değişikliklerine karşı koruyucu kalkan görevi yapacaktır. Bu durumda da, Bor madenine sahip bölgeler, bir anda önem kazanacaktır. Çünkü düşünsenize, hem doğal manyetik alan değişikliklerinden daha az etkilenme ve hem de cihazlardan kaynaklanan elektromanyetik alanlardan daha az etkilenme yönünde bir sonuç çıkarsa, bu durumda Bor madeni, hiç satılmasına bile gerek kalmadan, sadece orada olmasından dolayı büyük bir ekonomik değere kavuşacaktır.

Tabi işin bu kısmı başta da dediğim gibi sadece sempatik bir varsayımdan ibarettir. Ama bu yönde araştırmalarım devam ediyor.

Not: Bor madeninin özellikleri ile ilgili bilgiler, internet ortamında çeşitli kaynaklardan (Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Bigadiç Belediyesi, Elektrik Mühendisleri Odası) derlenmiştir.
Fikir kısımları ise bana aittir.